Mahsun Kırmızıgül’ün Zor Günleri
Ünlü şarkıcı ve yönetmen Mahsun Kırmızıgül, son aylarda ardı ardına gelen acı haberlerle derin bir sarsıntı yaşıyor. Aralık 2024’te annesi Faike Arık’ı kaybeden Kırmızıgül, geçtiğimiz günlerde 8 Mart Kadınlar Günü’nde annesini duygusal bir şekilde anmıştı. Bu kaybın acısını henüz tam olarak atlatamamışken, yakın dostu Serşat Erbilgin’in vefatıyla bir kez daha yıkıldı. “Son dört ay, hayatımın en zor ve en acı dolu dönemleri oldu” diyerek hislerini paylaştı.
Çok geçmeden bir başka hüzünlü haber daha aldı. Üvey annesi Zühre Bazencir’in vefatı, sanatçının yüreğini derinden sarstı. “İçim yanıyor” diyerek üzüntüsünü dile getiren Kırmızıgül, bu acı kaybın ardından yaşadığı duygusal durumu paylaşmaktan geri durmadı.
Mahsun Kırmızıgül Kimdir?
Müzik dünyasının güçlü isimlerinden biri olan Mahsun Kırmızıgül, aynı zamanda başarılı yönetmenliğiyle de adından sıkça söz ettirmektedir. Uzun yıllar sahne hayatına ara verdikten sonra 2021 yılında müziğe dönüş yapmış, konserlerine hız kesmeden devam etmiştir. En son yazıp yönettiği “Prestij Meselesi” filmiyle de gündeme gelmiştir. Ancak son zamanlarda yaşadığı kayıplar, sanatçının hayatında derin izler bırakmıştır.
Acının İlk Dalgası: Anne Kayıpları
Mahsun Kırmızıgül için en büyük acı, 6 Aralık 2024 tarihinde annesi Faike Arık’ı kaybetmesiyle başlamıştır. 99 yaşında hayata veda eden annesi için derin bir yas sürecine giren sanatçı, acısını her fırsatta dile getirmiştir. 8 Mart Kadınlar Günü’nde sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, hem Kadınlar Günü’nü kutlamış hem de annesine olan özlemini ifade etmiştir.
Kırmızıgül’ün paylaşımında şu sözlere yer verilmiştir:
- “Annemi kaybettiğimde en zor şey, onun yaşadığı evi boşaltmaktı. O eşiği geçmek, eşyalarına dokunmak, nefes aldığı odalara yeniden bakmak… Bana çok zor geldi.”
- “Ayaklarım o eve gitmeye varmadı, yüreğim dayanmadı. Kapısından bile geçemedim.”
- “Annem, hayatı boyunca hep paylaşmayı öğütleyen bir kadındı.”
- “Vasiyeti üzerine eşyaları ihtiyaç sahiplerine dağıtıldı. Ben ise yıllardır başına bağladığı tülbenti ve tarağını getirmelerini istedim.”
- “O tülbenti her yere yanımda taşıyorum, çünkü hâlâ annemin kokusu var üzerinde.”
- “Ne zaman koklasam, yanımda beliriyor gibi oluyor. Ellerini saçımda hissediyorum sanki.”
- “O an, annemi ne kadar çok özlediğimi anlıyorum.”
- “Bugün 8 Mart… Annem, kiremithanelerde taş taşıyarak dört çocuğunu büyütmüş güçlü bir kadındı.”
- “Bu dünyayı güzelleştiren tüm kadınların günü kutlu olsun!”
İkinci Acı: Yakın Dostun Kaybı
Henüz annesinin yasını tam olarak atlatamayan Mahsun Kırmızıgül, çok geçmeden bir başka acı haber daha aldı. Yakın dostu iş adamı Serşat Erbilgin’in vefatı, sanatçıyı bir kez daha derinden sarstı. Kırmızıgül, bir gün önce yaptığı paylaşımda yaşadığı zor dönemi şu sözlerle ifade etti:
“Son dört ay, hayatımın en zor ve en acı dolu dönemleri oldu. Edip ağabeyimin acısını henüz yaşarken, çok sevdiğim, değerli ağabeyim Serşat Erbilgin’in vefat haberini aldım. Serşat ağabey muhteşem bir insandı. Metin Uca ve benim yakın dostumuzdu. Şimdi Metin ile yeniden buluştular. Onların güzel anıları hep bizimle yaşayacak.”
Üvey Annesinin Kaybı
Kırmızıgül, yaşadığı büyük acılarla mücadele etmeye çalışırken bir başka kayıp haberiyle daha sarsıldı. Üvey annesi Zühre Bazencir’in vefatı, sanatçının zaten yaralı olan yüreğine bir bıçak gibi saplandı. Üzüntüsünü sosyal medya hesabından şu sözlerle dile getirdi:
“Bugün annemiz Zühre Bazencir’in vefat haberini aldım, içim yanıyor. Peş peşe gelen kayıplar insanın yüreğini dağlıyor. O beni çok severdi, her zaman dualarında yer verirdi. Üvey evlat olduğum halde beni evlatlarından ayırmazdı. Onun sevgisini ve hayır dualarını daima yüreğimde taşıyacağım. Bir anne kaybetmek tarifsiz bir acı…”
Kardeşlerine de seslenen Kırmızıgül, “Kardeşim Yusuf ve diğer kardeşlerim, hepimizin başı sağ olsun. Annemiz bugün Rahmet’e gitti ve bugün defnedildi. Taziyesi, Bingöl Mirzan Mahallesi Şehitlik Camii’nde yapılacak. Ne yazık ki yurt dışında olduğum için ne cenazesine ne de taziyesine yetişebildim. Bu da acımı daha da derinleştiriyor. Rabbim, rahmet eylesin, mekânı cennet olsun.”
